bencede
New member
Son devirde fiyat performansı birbirinden yüksek eserlerle karşımıza çıkan Delux, aslında çok esaslı bir firma. 1994 yılında Çin’de kurulan Delux’un oyuncu fareleri son devirde Connect Game tarafınca ülkemize getiriliyor ve M800 de dikkatimizi çeken eserlerden birisi.
Dilerseniz dizayndan başlayalım çünkü çoğunuz eserin Razer Viper’dan haddinden çok esinlenmiş bir tasarımı olduğunu birinci bakışta fark etmiştir. Razer’ın Viper Küçük modeliyle ülkemizde de büyük bir muvaffakiyet kazandığı malumunuz, M800 ise bu benzerliğin yanında kendine has birtakım yeteneklerle de karşımıza çıkıyor. Bunlardan birincisi, boyutlar. 124x64x38mm boyutlarındaki M800, bu açıdan Viper Küçük’ten büyük, Viper’dan ise daha küçük bir model. “Yahu tam da istediğim şey!” söylemiş olduğinizi duyar üzereyim, açıkçası bu boşluğu Razer’dan erken kapatmışlar ve üzerine de 2.4Ghz kablosuz temas eklemişler.
M800, ebat olarak her ele ve tutuşa ahenk sağlayabilecek, simetrik (ambidextrous) dizaynlı bir model. Her iki el için uygun olsa da işlev tuşlarının yalnızca sol tarafta olması, solaklar için kullanmasını biraz kısıtlamış. Yalnızca alçak, Zowie FK1 gibisi sırt yapısı sebebiyle, şayet eliniz fazlaca büyükse (+20cm) önermiyorum, geri kalan herkes için uygun. Büsbütün plastikten üretilen farenin avuç kısmı pürüzlü bir kaplamaya sahip. Ayrıyeten mat yapısı yardımıyla farenin üstünde parmak izi kalmıyor ve 70 gramlık tartısı yardımıyla de plastik yan takviyelere sahip olmasa da kolaylıkla kavranabiliyor. Gereç kalitesi kâfi ancak fareyi salladığınızda M1/M2 tuşlarından biraz tıkırtı geliyor.
M800’de üç bölge RGB aydınlatma kullanılmış lakin bu bölgeler başka ayrı renklendirilemiyor. Açıkçası bir eksiklik olarak nazarannler olacaktır lakin ben kablosuz bir farede epey şatafatlı aydınlatmayı pek gereksiz buluyorum. Üretici tarafınca verilen 50 saatlik batarya ömrünü tutturabilmek için bu ışıkları biraz “kısmanız” gerekecek aslına bakarsan.
Dizayndan devam edelim. Farenin üst kısmında DPI ayar düğmesi var, fare tekerleği geriye değil lakin ileriye yanlışsız döndürülürken makul denilebilecek ölçüde gürültülü. Kullanılan ana anahtarlar ise Kailh 4.0 (Red) switchler
Farenin alt kısmında taşınabilen 2.4Ghz adaptörü hoş düşünülmüş. Mıknatıslı olduğundan yerinden düşmüyor. Bluetooth takviyesi bulunmuyor. Ayrıyeten fareyi açıp kapatabileceğiniz düğme de farenin alt kısmında. Skatezler mat, büyük ve PTFE olsa da süzülme tecrübeleri üst seviye denemez. Biz skatezlerin kutudan çıktığında biraz sürtünme hissi verdiğini lakin kısa bir “rodajın” akabinde (break-in period) epeyce daha uygun bir his bıraktığını fark ettik.
M800 modeli üç farklı sensörle ve ikisi kablosuz, biri ise kablolu modeliyle sipariş edilebiliyor. Bizim test ettiğimiz modelde 10000dpi hassaslığa kadar destekleyen, 1000Hz polling rate, 20G hızlanma ve 100 IPS sürate sahip giriş düzeyi Pixart PMW 3325 sensörü kullanılıyordu. Bu sensör rekabetçi oyunlar oynayacaksanız, elinizin altında bulunması gereken minimal performans düzeyini temsil ediyor. Bunun yanında PAW3335 (40G, 400 IPS) ve PMW 3389 (50G, 400 IPS, yalnızca kablolu modelde) sensörleriyle de M800’ü edinebilmeniz mümkün.
Son olarak kablo konusundan bahsetmek gerek. 2.1 metre uzunluğunda olan, Type-C irtibatlı ve paracord gibisi kablo pek yumuşak, yavaşça ve kaliteli. Kendi fiyat seviyesinde daha güzelini bulmak da güç üzere. Biz fazlaca beğendik.
Eserin yazılım takviyesi var bu ortada. sıradan, tek ekrandan oluşan bu yazılım bütün gerekli işlevlere ulaşmanıza müsaade veriyor. Şaşalı değil fakat kâfi.
Sonuç
Sonuç olarak elimizde özgün olmasa da güzelce optimize edilmiş, kaliteli ve fiyat performansı yüksek bir eser var. 440 TL’lik fiyatını da düşünürsek, kablosuz bir fare isteyen oyuncular için son derece düzgün bir alternatif olduğunu söylemek gerekiyor.
CHIP Online Notu: %85
+ Fiyat/performansı yüksek
+ Kailh 4.0 switchler
+ Yumuşak ve kaliteli kablo
+ 50 saat batarya ömrü ve yeterli kablosuz performansı
– Tıklama gecikmesi biraz yüksek
– Süzülme tecrübesi üst seviye sayılmaz ancak bu fiyat seviyesinde kâfi
Kürşat Vakit
Dilerseniz dizayndan başlayalım çünkü çoğunuz eserin Razer Viper’dan haddinden çok esinlenmiş bir tasarımı olduğunu birinci bakışta fark etmiştir. Razer’ın Viper Küçük modeliyle ülkemizde de büyük bir muvaffakiyet kazandığı malumunuz, M800 ise bu benzerliğin yanında kendine has birtakım yeteneklerle de karşımıza çıkıyor. Bunlardan birincisi, boyutlar. 124x64x38mm boyutlarındaki M800, bu açıdan Viper Küçük’ten büyük, Viper’dan ise daha küçük bir model. “Yahu tam da istediğim şey!” söylemiş olduğinizi duyar üzereyim, açıkçası bu boşluğu Razer’dan erken kapatmışlar ve üzerine de 2.4Ghz kablosuz temas eklemişler.
M800, ebat olarak her ele ve tutuşa ahenk sağlayabilecek, simetrik (ambidextrous) dizaynlı bir model. Her iki el için uygun olsa da işlev tuşlarının yalnızca sol tarafta olması, solaklar için kullanmasını biraz kısıtlamış. Yalnızca alçak, Zowie FK1 gibisi sırt yapısı sebebiyle, şayet eliniz fazlaca büyükse (+20cm) önermiyorum, geri kalan herkes için uygun. Büsbütün plastikten üretilen farenin avuç kısmı pürüzlü bir kaplamaya sahip. Ayrıyeten mat yapısı yardımıyla farenin üstünde parmak izi kalmıyor ve 70 gramlık tartısı yardımıyla de plastik yan takviyelere sahip olmasa da kolaylıkla kavranabiliyor. Gereç kalitesi kâfi ancak fareyi salladığınızda M1/M2 tuşlarından biraz tıkırtı geliyor.
M800’de üç bölge RGB aydınlatma kullanılmış lakin bu bölgeler başka ayrı renklendirilemiyor. Açıkçası bir eksiklik olarak nazarannler olacaktır lakin ben kablosuz bir farede epey şatafatlı aydınlatmayı pek gereksiz buluyorum. Üretici tarafınca verilen 50 saatlik batarya ömrünü tutturabilmek için bu ışıkları biraz “kısmanız” gerekecek aslına bakarsan.
Dizayndan devam edelim. Farenin üst kısmında DPI ayar düğmesi var, fare tekerleği geriye değil lakin ileriye yanlışsız döndürülürken makul denilebilecek ölçüde gürültülü. Kullanılan ana anahtarlar ise Kailh 4.0 (Red) switchler
Farenin alt kısmında taşınabilen 2.4Ghz adaptörü hoş düşünülmüş. Mıknatıslı olduğundan yerinden düşmüyor. Bluetooth takviyesi bulunmuyor. Ayrıyeten fareyi açıp kapatabileceğiniz düğme de farenin alt kısmında. Skatezler mat, büyük ve PTFE olsa da süzülme tecrübeleri üst seviye denemez. Biz skatezlerin kutudan çıktığında biraz sürtünme hissi verdiğini lakin kısa bir “rodajın” akabinde (break-in period) epeyce daha uygun bir his bıraktığını fark ettik.
M800 modeli üç farklı sensörle ve ikisi kablosuz, biri ise kablolu modeliyle sipariş edilebiliyor. Bizim test ettiğimiz modelde 10000dpi hassaslığa kadar destekleyen, 1000Hz polling rate, 20G hızlanma ve 100 IPS sürate sahip giriş düzeyi Pixart PMW 3325 sensörü kullanılıyordu. Bu sensör rekabetçi oyunlar oynayacaksanız, elinizin altında bulunması gereken minimal performans düzeyini temsil ediyor. Bunun yanında PAW3335 (40G, 400 IPS) ve PMW 3389 (50G, 400 IPS, yalnızca kablolu modelde) sensörleriyle de M800’ü edinebilmeniz mümkün.
Son olarak kablo konusundan bahsetmek gerek. 2.1 metre uzunluğunda olan, Type-C irtibatlı ve paracord gibisi kablo pek yumuşak, yavaşça ve kaliteli. Kendi fiyat seviyesinde daha güzelini bulmak da güç üzere. Biz fazlaca beğendik.
Eserin yazılım takviyesi var bu ortada. sıradan, tek ekrandan oluşan bu yazılım bütün gerekli işlevlere ulaşmanıza müsaade veriyor. Şaşalı değil fakat kâfi.
Sonuç
Sonuç olarak elimizde özgün olmasa da güzelce optimize edilmiş, kaliteli ve fiyat performansı yüksek bir eser var. 440 TL’lik fiyatını da düşünürsek, kablosuz bir fare isteyen oyuncular için son derece düzgün bir alternatif olduğunu söylemek gerekiyor.
CHIP Online Notu: %85
+ Fiyat/performansı yüksek
+ Kailh 4.0 switchler
+ Yumuşak ve kaliteli kablo
+ 50 saat batarya ömrü ve yeterli kablosuz performansı
– Tıklama gecikmesi biraz yüksek
– Süzülme tecrübesi üst seviye sayılmaz ancak bu fiyat seviyesinde kâfi
Kürşat Vakit